İnternette izleyecek, okuyacak o kadar çok ve harika şey olduğunu görüyoruz ve düşünüyoruz ki, bunların hepsine bir daha ulaşamayacak gibi hissetmiyor muyuz?
“Daha sonra izle” ve “daha sonra oku” listelerimiz binlerce sayfa, adres, video veya makale listeliyor!
Ve her geçen gün bu liste daha da uzamıyor mu?
Yalnız olmadığıma inanıyorum. Notion okunacaklar listemde binlerce makale ve online kitap sipariş listemde neredeyse 100’den fazla kitap var.
Kaydettiğim bu her şeyi okumak bir ömür sürer. Kaydettiğim her şeyi okumak isteseydim, yani. Ama yapmayacağım / yapamayacağım. İstatistiklere göre sonunda, %1’den daha azını okuyacağım. Kaydettiğim her şey harika ve değerli olsa da, bunların %99’u benim için hiçbir işe yaramayacak.
Bu %1 içerik kuralıdır:
İzleyebildiğiniz veya okuyabildiğiniz her şeyin yalnızca %1’i, hedeflerinize ulaşmanıza yardımcı olacak güce sahiptir. Geri kalan %99 hiçbir işe yaramaz.
İnternette gerçekten izlenecek veya okunacak; bilgimizi, ufkumuzu açıcı çok güzel şeyler var. Ama çoğu sadece zamanımızı boşa harcamamıza sebep oluyor. Binlerce kez okuduğumuz üretkenlik tavsiyeleri gibi, zaten bildiğimiz bilgileri tekrar ediyor. Ya da en son siyasi dedikodular gibi, ilk başta merakımızı cezbetse de asla bilmemize gerek olmayan şeyler oluyor.
O an okumaya öğrenmeye meraklı olduğunuz bu yazıların sizi bilgilendirdiğini düşünebilirsiniz. Ama bu bilginin hiçbir şeyi değiştirmediğinin farkındasınız değil mi? Evinizi, arabanızı veya evliliğinizin kalitesini değiştirmez. Oy verme şekliniz bile değişmiyor.
Hiçbir şeyi değiştirmeyen bilgi, bilgi değildir. Zihinsel dağınıklıktır.
Bazıları sizi aktif olarak hayatta tutar. Pek çoğu sizi etkisiz hale getirerek kazanç sağlar. Politikacılar ve gazeteciler, sizi bir kurban olduğunuza ikna etmekten kâr ederler. Şirketler, sahip olmadığınız sorunlarınız olduğuna sizi ikna ederek kazanç sağlar. Sosyal medya şirketleri ve haber kaynakları sizi üzerek ve çileden çıkararak kazanç sağlar.
Bunu zaten biliyorsun. Ama bu tehlike size soyut geliyor. Her gün hayatınız üzerindeki etkisini görmüyorsunuz.
Açıklamama izin verin.
Hepimiz ekonomik zorluklarla baş etmekten bıktık. Ama şimdi size aylık gelirinizi ikiye katlamanın en garantili ve kolay yolunu anlatsam nasıl olurdu!
Bunu 1 ila 3 yıl içinde kolayca yapabilirsiniz. Doğru adımları attıysanız – üretkenliğinizi artırdıysanız, akıllıca yatırım yaptıysanız, belki bir yan iş başlattıysanız – farkına varmadan gelirinizi ikiye katlayabilirsiniz. Etrafınızı bunun nasıl yapılacağına dair kitaplar, makaleler ve YouTube videoları ile donattıysanız, er ya da geç bu isteğinizi gerçekleştirmeniz kaçınılmazdır.
Ancak sosyal medyaya girdiğinizde, hayallerinizi gerçekleştirmek için ihtiyacınız olan bilgilerle kendinizi kuşatamıyorsunuz. Kendinizi, sizi aşağı çeken bilgilerle kuşatıyorsunuz.
Tamam sosyal medyayı tamamen hayatından çıkar demek istemiyorum. Elbette bazı kedi vidyoları izleyebiliriz. Ama bunun hayatımıza hiçbir şey katmadığını bilmeni istiyorum. Çünkü bu şekilde internette harcadığın zaman boşa gidiyor ve doyumsuzluğun artıyor.
Bu zihinsel dağınıklığı sonlandırırsan ne olur?
Milyarderleri, magazin figürlerini ve politikacıları duymamak için sosyal medyayı bıraktığınızı ve kendinizi başkalarıyla karşılaştırdığınızı hayal edin.
Kaliteli ve size değer katan haber bültenlerine abone olursanız, online sepetinizde olan kitapları alırsanız ve bununla birlikte eğitici YouTube videoları izlerseniz ne olur?
Hedeflerinize doğru ilerlemeye başlamış olacaksınız.
Politikacıların ve şirket milyarderlerinin hayatınız üzerinde hiçbir gücü olmadığını söylemiyorum. Ama onların kurnazlıklarına ayak uydursanız da uydurmasanız da yapacaklarını zaten yapacaklardır. Vatandaşlık görevinizi yapın ve zamanı geldiğinde oy verin, sonra şapkanızı elinize alıp neyi değiştirebileceğinize odaklanın. Dünyayı değiştirme gücüne sahipsiniz, ancak bunu siyasi twitleri rt ederek, repost ederek yapamazsınız.
Neden Henüz %1 İçerik Bulamadınız
Kendinizi %1 içerikle çevrelemenin ilk adımı, hayatınızda neyi değiştirmek istediğinize karar vermektir.
Bazı hedefler belirleyin. Hedeflerinizin ne olduğunu bilmiyorsanız, kendinizi hangi içerikle kuşatacağınıza karar veremezsiniz.
Eğer benim gibiyseniz, neyi değiştirmek istediğiniz konusunda kendinize karşı tamamen dürüst değilsiniz demektir. Yıllarca, çok paraya sahip olamamanın beni ne kadar mutsuz ettiği konusunda kendime dürüst olmadım. Kendime çok para kazanmamakla iyi olduğumu söyledim, aslında dünyayı dolaşmak ya da istediğim pahalı şeyleri satın almak için yeterli paramın olmaması beni rahatsız ediyordu.
Son zamanlarda, daha fazla para istemek konusunda kendime dürüst oldum. Sonra kendime daha fazla para isteme izni verdim. Şimdi kendimi bir içerik oluşturucu olarak nasıl büyük para kazanılacağına dair içerikle çevreliyorum. Çok daha mutluyum – henüz hedefime uzak olsam bile sonunda istediğim yöne doğru ilerliyorum.
Evliliğinizin daha iyi olmasını ister miydiniz? 25 yıl sonra bile eşinizle mutlu bir şekilde aşık olmanızı, hayalinizdeki evliliğe sahip olmanızı ister miydiniz? Bunu kendine itiraf et.
Herkesin hedefleri farklıdır, ancak ortak temalar olacaktır. Anlamlı iş. Mali bağımsızlık. Mutlu bir evlilik. Heyecan verici seyahat planları.
Belki hedeflerinizden bazıları olağandışı olacaktır. Uçan bir araba mesela. İsteyin. Kendinizi sınırlamayın. Bırakın ne istiyorsanız isteyin. Hayal etmeden gerçekleştiremezsiniz. Paylaşmak istediğiniz kendi uçuk hayallerinizi de alttaki yorumlara bırakabilirsiniz. Bakalım ne kadar uçuklar.
Sizi hedeflerinize ulaştırmayan yada faydası olmayan internet yazılarını, hesaplarını artık bırakın. Mesela benim okunacaklar listeme göz attığımda şaşırtıcı şekilde ve hiç ihtiyacım olmasa da diyetler ve zayıflamakla ilgili yazılar olduğunu gördüm. Ama kilo vermenin tek bir kuralı olduğunu hepimiz biliriz, yediğin kaloriden fazlasını yakmalısın. Bunu da okuyarak oturduğun yerden yapamazsın.
Yada okuma listeme baktığımda alacağım kitapların bir kısmının bilimkurgu kitapları olduğunu farkettim. Ama ben bilim kurgudan hoşlanmıyorum ki. Sanırım bir ara bir tane bilimkurgu kitabı okudum yada Netflixte bir film izledim ve onun etkisinde kaldım ve listeme bu kitapları ekledim.
Muhtemelen şu anda sizinde tükettiğiniz içeriğin çoğu hedeflerinizi desteklemiyor. Politikayı takip etmek arkadaşlıklarınızın daha iyi olmasına katkı sağlamaz, politika hakkında tartışmak muhtemelen arkadaşlıklarınızı daha da kötüleştirir. Kedi videoları, spor salonundan kronik olarak kaçınarak sorununuzun üstesinden gelmenize yardımcı olmaz.
“%1 İçerik” İçin Neden Para Ödemeniz Gerekiyor
İnternetteki en iyi içeriğin çoğu artık günümüzde bir ödeme duvarının arkasına gizlenmiştir. Ve bu bana artık çok mantıklı geliyor. O % 1 içeriğine gelince, mükemmel içerik ürünüdür. Bunu, bir reklam şirketinin ürünü olabilmeniz için içeriğin %99’unun tıklamanızı sağlamak üzere tasarlandığı internetin geri kalanıyla karşılaştırın. İtiraf ediyorum kendi blogumda bile google adsense reklamları var ve bu reklamlar sizin internet gezinmenize göre size özel olarak yayınlanıyor. Yeter ki sizi tıklayın diye.
Daha önce içerik için hiç para ödemediyseniz, bu size para israfı gibi görünebilir. Yıllarca çevrimiçi kursları satın almayı reddettim çünkü hepsinin para tuzağı olduğuna inandım. Bana ücretli bir haber bülteni veya topluluk teklif edildiğinde, başımı kaldırırdım. Sonuçta, bu bilgiyi internette ücretsiz olarak bulabilirim, değil mi?
Şimdi, kurslar için para ödüyorum. Ücretli çevrimiçi toplulukların bir parçasıyım ve ücretli haber bültenlerine de aboneyim. Elbette, bu içeriğin çoğunu internete dağılmış olarak hala bulabilirim. Ancak insanlara onu bir araya getirip okuması kolay bir formatta sunmaları için para vermek, beni kelimenin tam anlamıyla yüzlerce saat internette araştırmaktan ve parçaları kendim bir araya getirmeye çalışmaktan kurtarıyor. Sürecin gizemini ortadan kaldırıyor ve işleri kolaylaştırıyor. Bu şüphesiz buna değer.
Ücretli %1 içeriğinizin ne olduğunu zaten biliyorsunuz. Sürekli reklamlarını gördüğünüz o çevrimiçi kurs, size her zaman gerçekten harika görünen o ücretli haber bülteni veya o uygulama aboneliğine sahip olmak çok kolay olurdu.
Kendinize bir iyilik yapın ve %1 içerik için ödeme yapın, böylece mücadele etmek zorunda kalmazsınız.
“%1 İçeriği” Nasıl bulursunuz
Kendinizi %1 içerikle çevrelemek için atabileceğiniz bazı adımlar:
- Takip etmeyi bırakın. Evet, hayatınızı iyileştirmeyen veya hedeflerinizi desteklemeyen her şeyin aboneliğini iptal edin. Sosyal medya hesaplarımda, yıllar içinde eklediğim yüzlerce hesabı takipten ve abonelikten çıktım. Bu listeye ben bile dahil olabilirim. Ama önce bu içeriği bir bitirelim değil mi!
- Kötü internet alışkanlıklarınızı kırın. Düzenli olarak tükettiğiniz ve hedeflerinizi desteklemeyen her şeyi engelleyin. Sizi oyalamayan, size yardımcı olan web sitelerini ziyaret edin.
- Bunun gibi içeriklerin altında gördüğünüz harika haber bültenlerine abone olun. Yıllardır okumayı düşündüğünüz kitapları satın alın. Gitmek istediğiniz yerde bulunmuş insanlarla kendinizi kuşatın.
Bu içeriği izleyen / okuyan çoğunuz bunu yapmayacak. Komik sosyal medya kanallarınızdan veya karamsar grup sohbetlerinden vazgeçmek istemeyeceksiniz. Çünkü seni hayata bağlayan kalıplara fazla bağlısın.
Bu sizseniz, tavsiye ettiğim şeyi yapmak zorunda değilsiniz. Senin hayatın. İstediğin gibi yaşa. Ancak bundan beş yıl sonra hala aynı sorunlarla boğuşuyorsanız şaşırmayın.
Değişikliği yapanlar için şunları söyleyebilirim, yeni alışkanlıklarınız bir süreliğine sizi rahatsız edecek. Sıkılmış ve kısıtlanmış hissedeceksiniz. Beyniniz, sizi sakin tarafa, konfor bölgenize geri döndürmek isteyecektir. Bu konfor bölgesinin sizi sıkıştıran şey olduğunu kendinize hatırlatın.
Siz de hedeflerinize doğru hemen ilerleme kaydetmeyeceksiniz. Kendinizi sıkılmış ve sıkışmış hissettiğiniz bir dönemden geçeceksiniz. Bu gayet normal. Bir arabayı doğru yola döndürmek için, önce durmanız ve hatta bir süre geri gitmeniz bile gerekir.
Bir veya iki ay sonra yeni alışkanlıklarınız yerleşecek. Artık doomscrolling yapmıyorum. Sosyal medyada neler olduğu hakkında eskisi kadar fikrim yok ve umurumda değil. Hayatta yaptığım muazzam ilerleme buna değdiğinden daha fazla oldu. İlerlemeye başladığınızda ne demek istediğimi anlayacaksınız. Başka bir şey yapmak için harcadığınız her zaman için pişman olacaksınız.
Sonuç olarak
Okuduğunuz, izlediğiniz ve tükettiğiniz şeylerin çoğu sizin düşünce yapınızı oluşturuyor. Sorunlarınız için başkalarını suçladığınız ve anlamsız içeriklerle dikkatinizi dağıttığınız bir zihninizin oluşmasına neden oluyor. Bunu yapıyorsanız, her yıl aynı yerde kalmanız şaşırtıcı değil.
Kafanızı toplamak için internetteki içeriğin %99’undan vazgeçin. Gerçekten hayatınızı değiştirme gücüne sahip olan içeriğin %1’ine odaklanın.
- Hayattan ne istediğiniz konusunda dürüst olun. Arzularınızı kendinize itiraf edin.
- Sizi istediğinizi almaktan alıkoyan tüm içeriği takip etmeyi bırakın, aboneliğinizi iptal edin ve yok sayın.
- İstediğinizden daha fazlasını ve istemediğinizden daha azını nasıl elde edeceğinizi öğretecek, deneyimli kişilerden harika içerikleri takip edin.
- Buna değer içerik bulduğunuzda %1 içerik için ödeme yapmaya istekli olun.
Yeni alışkanlıklarınıza çalışmak için zaman tanıyın. Vazgeçmeden önce iki ay boyunca yeni alışkanlıklarınıza sadık kalın. O zamandan önce vazgeçerseniz, muazzam faydaları görmeye başlama şansınız olmayacak. Hayattaki en iyi şeylerin çalışmaya başlaması biraz zaman alır.
Bundan sonra, eski iş yapma şeklinize geri dönmek istemeyeceksiniz. İlk etapta bu kadar çok zaman harcadığınıza pişman olacaksınız.
İlk yorum yapan siz olun