Blog yazılarım için konuları bulmak hiç kolay değil.

Her blog yazarı boş sayfa sendromuyla karşılaşır: “Ne hakkında yazacağımı bilmiyorum ama yazmak istiyorum”. En iyilerimiz bile bu durumla karşılaşır. Bunun daha az korkutucu olmasını sağlamak için, bir metod oluşturdum ve bu metodumda şu 5 fikre sarılırım.

Bu fikirler, yazınızı harika hale getirmek için tasarlanmamıştır. Başlangıç noktası olarak tasarlanmışlardır. Yazacak bir şeyler bulmanıza yardımcı olurlar. Taslağınızı hazırlamak, düzenlemek ve bitirmek sizin işinizdir.

İşte blog yazmakta tıkandığımda fikirler bulmama yardımcı olan 5 madde:

1. Kişisel Deneyimleriniz Hakkında Yazın

Kişisel deneyimler hakkında yazmayı seviyorum. Benim için işe yarayanı paylaşıyorum, hatta benzersiz bir deneyim olsa bile. Kişisel deneyimlerin paylaşılmasının daha samimi hissettirdiğine inanıyorum.

Herkesin benzersiz deneyimleri vardır, çünkü her birimiz benzersiziz. İçerik üreticileri olarak, özgün düşünmeye zorlarız kendimizi. Başkalarıyla benzer bir hikaye paylaşmak istemeyiz. Ancak kendi deneyiminizi, hikayenizi paylaşırsanız, işte bu her zaman özgün olacaktır.

2. Yeni Keşifleriniz Hakkında Yazın

Keşfetme yöntemi, yeni bir beceri öğreniyorsanız mükemmeldir. Örneğin, blog yazma hakkında öğreniyorsanız, geçen hafta öğrendiğiniz bir şeyi paylaşabilirsiniz.

Blog yazarları Medium’da bunu her zaman yapıyorlar. Medium’da “30 gün boyunca yazma” hakkında yazdıkları gibi.

Yazarlar ayrıca 30 gün boyunca Twitter veya LinkedIn’de post yazma ile ilgili öğrendikleri hakkında konuşurlar.

Öğrendiklerinizi paylaşmak, okuyucunuza yolculuğunuzun bir parçası gibi hissettiriyor.

3. Süreciniz Hakkında Yazın

Herkesin bir süreci vardır, özellikle bir içerik üreticisi olarak.

Bu, fikirlerinizi nasıl bulduğunuz, nasıl düzenlediğiniz ve içerik oluşturma sürecinizle ilgilidir. İşte bu yazıda zaten tam da bu sebepten açığa çıktı. Unutmayın, süreciniz sizin birkaç adım gerinizde olan birine her zaman yardımcı olabilir. Büyük bir blog yazarı olduğunuzu düşünmeyebilirsiniz, ancak sürecinizi paylaşarak ve bir kişiye yardımcı olarak büyük bir blog yazarı olma yolculuklarına katkıda bulunabilirsiniz.

Sizin için neyin işe yaradığını paylaşıyorsanız; bu, diğer okuyuculara her zaman yardımcı olabilir.

4. Tartışmalı Bir Görüş Yazın

Çoğu kişi, okuyucularını, takipçilerini incitmek istemedikleri için fikirlerini paylaşmaktan korkar.

İlginçtir, okurlarınız fikirlerinizden dolayı sizi seviyorlar. Sizi yazı yazma veya hatta yaşam hakkında bir fikriniz olduğu için takip ediyorlar. O yüzden herkesi memnun etmek için sıkıcı konular yazmayın. Bu imkansızdır.

Bir fikir ortaya koyun ve onu destekleyin. Sadece kaos yaratmak istediğiniz için bir şey söylemeyin. İnanıyorsanız, yazın.

5. Hedefleriniz Hakkında Yazın

Okuyucularınızla hedeflerinizi paylaşmak, onları yolculuğunuzun bir parçası yapar. Başarmak istediğiniz şeyler hakkında açık olmak bağlarınızı daha sağlam hale getirir.

Herkesin kısa veya uzun vadeli hedefleri vardır. Önümüzdeki bir ay veya beş yılda ne yapmak istediğinizi yazabilirsiniz. Başaramadığınız hedefleri bile belirtin.

Yazılarınızı insancıllaştırır. Ama şu da var; her hedefinizi de yazmayın. Hedeflerinizin tümünü paylaşmak da sakıncalı olabilir.

Son olarak;

Herkes boş sayfadan korkar. Okuyucularının ne düşüneceğinden korktukları için ne yazacaklarını bilemeyebilirler. Ya da zaten hiç kimse okumaz.

Yazmak eğlenceli olmalı. Yazma becerilerinizi geliştirirken keyifli bir deneyim olmalıdır. Yalnızca başarıyı taklit etmemenizi öneririm. Başarınızı, keşiflerinizi, deneyimlerinizi taklit üzerine kurgulamayın.

Orijinal olun. Kendiniz olun. Kalpten yazın. Bu fikirler bana yazmaya başlamak için yardımcı oluyor. Aynı zamanda size de yardımcı olacaktır. Çünkü yok ki birbirimizden farkımız.

Ben Mustafa Kurt. İçerik üreticisi olma yolunda adımlar atan sıradan bir kişiyim.