Hepimiz birşeyleri bekliyoruz. Kimi zaman birini, kimi zaman bir yeri, çoğunda da geleceği bekliyoruz. Hiç gelmeyecekmiş gibi beklediğimiz ama bir ok gibi delip geçtiğinde gelip geçtiğini hissettiğimiz.
Bir zaman mutluluk kaynağımız olan doğumgünlerimiz gün geliyor muhasebe günü olup oturuyor karşımıza loş ve başbaşa kalınan bir odada. Bir zamanlar hayallerle doldurduğumuz bu özel hissettiğimiz günde, yıllar geçtikçe geçmişte yapamadıklarımızı gelecekte yapabilme ümidiyle doldurmaya çalışıyoruz. Pişmanlıklardan bahsetmiyorum ama keşkelerden dem vuruyorum.
Keşkelerimi, varsın olsun bu andan sonra yapabilirimlerle dolduruyoruz. Planlarımızı geleceğe dönük hayallerden çok keşkelerimizi azaltmaya dönük yapıyoruz.
Keşke aileme daha çok vakit ayırsaydım dedikten sonra hemen ailemize vakit ayırmaya yönelik planlar, keşke kızımla daha çok oyunlar oynasaydım dedikten hemen sonra akşama eve gidince onunla daha çok oyunlar oynama düşüncesi kaplıyor insanın içini insanın yaşadığı doğumgünlerinin sayısı çoğaldıkça.
Gözü kara hayallerin yerini daha yere basan planlar kaplıyor zihni. Yaş aldıkça, hayatta tecrübe kazandıkça, kendinden ziyade sevdiklerine daha çok yer veriyor insan zihninde ve daha da çok kalbinde.
Neden böyle oluyor diye düşününce, insan yalnız yapamayacağını, yalnız yaşayamayacağını anlıyor. Yalnızlık korkusu sarıyor damarlarını. Onlar olmadan ne yaparım, ben olmadan onlar ne yapar düşüncesi daha sağlam atmasına sebep oluyor kalbinin ve daha sağlam kararlar almasına beyninin.
Karamsar değilim, aksine daha umut doluyum. Daha güzel düşüncelere ve hayallere sahip olduğumu düşünüyorum. Çünkü artık neleri ne kadar gerçekleştirebileceğimi 10 yıl öncesine göre daha iyi biliyorum. 10 yıl öncesine göre sahip olmadığım güzelliklere sahibim üstelik.
Farkına varmalı insan diyorum kendime; sahip olduklarının, sahip olabileceklerinin ve sevdiği insanların. Düşüncelerini ve bedenini yavaşlatmalı ve bu yüzden mi yavaşlar yaşlandıkça insan.
Bugün doğumgünüm değil muhasebe günüm. Geçmişi gözden geçirip geleceğimi yazma günüm.
İyi ki doğdum.
Bir yorum