Düşündükleriniz değil, yaptıklarınız hayatınızı değiştirir.

Geçen gün otelde ki odama geldiğimde yorgun ve bitkindim. Sıcak bir duş sonrası, dinlenmiş şekilde yatağıma uzandığımda aklıma biraz sonra okuyacağınız düşünceler takıldı. Başarılı insanlar hiç mi hata yapmıyorlar. Veya nasıl harekete geçiyorlar dedim, hiç mi korkmuyorlar, düşünmüyorlar.

Sonra kalktım, bilgisayarımı açtım ve “Düşünce nasıl harekete geçirilir?” başlıklı bu yazıyı yazmaya başladım. Gerçekten bilgi hareket eder mi?

Lütfen beni yanlış anlama; düşünmeden harekete geçilmesi taraftarı değilim. Ama düşünerek de başarı elde edilmiyor. Tavuk muydu oturduğu yerden başarıyı elde eden? Ben diyorum ki akıllı düşünme, hareketlerimizi düşündüğümüzden daha fazla etkiler. Ancak bizi istediğimiz şeye yaklaştıracak gerçek bir değişiklik için, harekete geçmemiz gerekir.

Aristoteles haklıydı, “Yapmadan önce, öğrenmemiz gereken şeyleri yaparak öğreniriz.” yani Türkçe özeti olarak yorumlamak gerekirse; insan tecrübelerinden daha iyi öğrenir.

Şu anda bulunduğumuz yer ile gelecekte hayal ettiğimiz yer arasındaki farkı kapatmanın tek yolu, tutarlı bir şekilde harekete geçmektir.

Harekete geçmeyi seçmek sorumluluk, fedakarlık ve çokça cesaret gerektiren bir seçimdir. Hiç kimse pratikte kendisinden daha fazlasını yapmaya zorlayamaz.

Kendimizi bir şeyi yapamayacağımıza ikna etmek yerine, gerçek ilerlemeyi veya çok daha iyi bir yaşamı garanti eden doğru fırsatlara, alışkanlıklara, rutinlere ve davranışlara evet demeliyiz.

Daha fazlasını elde etmek, evet. Daha fazla egzersiz yapmak için, evet. Daha iyi kitaplar okumak için, evet. Nasıl derler; her gün en iyi halinizi kucaklamak için; EVET.

En başarılı insanlara bir baksanıza, onlar daima hareket halindeler. Sürekli bir şeyler deniyorlar. Aynı anda hem öğreniyor hem de harekete geçiyorlar. Hatta bizde de bir söz vardır, akıllı düşünene kadar deli dereyi geçer diyen. Deli düşünmediğinden değil, harekete geçtiğinden akıllıyı geçer. Ha, dereyi geçerken ıslanır ama öğrenmiş olur.

Warren Buffett çok okur. Ama aynı zamanda çok yatırım yapıyor. Hem hareketi hem de düşünceyi dengeliyor. İşini ve kişisel servetini büyütmek için alışkanlıklar, ritüeller ve rutinler geliştiriyor. Rahatsız olsa bile öğrendiklerini uyguluyor. Konfor alanının dışına korkusuzca çıkabiliyor. Yani en azından kitabında öyle yazıyor.

Başarılı kişileri, eylemlerinden, yaptıklarından öğrenmeye çok açıktır. Deneyimden daha iyi öğrenirler ve daha iyi kanıt veya bilgi bulduklarında fikirlerini değiştirmekten çekinmezler.

Bilginizi harekete geçirin

“Pasif öğrenme bir uygulama şekli değildir çünkü yeni bilgiler edinseniz de bu bilgiyi nasıl uygulayacağınızı keşfetmiyorsunuz. Bu arada aktif uygulama, öğrenmenin en büyük biçimlerinden biridir çünkü pratik yaparken yaptığınız hatalar önemli düşünceleri ortaya çıkarır.” – James Clear*

Yılda 200 kitap okuyabilir ve sadece bir yılda biriktirdiğiniz tüm iyi bilgileri düşünebilirsiniz, ancak bu okuduklarınızı ve okuduktan sonra değişen gelişen düşüncelerinizi hayata geçirmez ve pratik yapmak için zaman bulamazsanız, hayatınızı değiştiremezsiniz.

Hiç bir zaman unutmayın: Başarı; %80 eylem, %20 bilgidir.

Bilginizi harekete geçirin. Deneyimden öğrenin ve neyin işe yaradığını tekrarlayın. Ancak bu şekilde kazanırsınız.

Çoğu insan çok yavaş büyür çünkü deneyim toplama oranları çok düşüktür. Yazınızı geliştirmeye çalışıyorsanız, her gün yazın.

Sağlığınızı, finansınızı, ilişkinizi, entelektüel gelişiminizi, kariyerinizi veya becerilerinizi geliştirmeye çalışıyorsanız, en fazla sonucu veren %20’lik eylemleri ikiye katlayın.

Tutarlı eylem, tecrübelerinizi geliştirir.

Hayatınızı salonunuzda ki rahat koltukta oturarak veya neyin doğru olduğunu düşünerek kazanamazsınız. Deneyimle, her eylemden öğrenerek ve her gün davranışlarınızı geliştirerek başarılı olursunuz.

İlerlemek için kısayollar yoktur. Deneyim veya eylem sürecini asla yenemezsiniz. Ancak engelleri aşabilir ve ilerlemeye devam edebilirsiniz.

Eylem sonuçları doğurur. Sonuçlar daha da iyi bir eylemi beraberinde getirir.

Her halükarda düşünün.

Ama nasıl düşünürsen düşün, harekete geçmeyi de unutma. Koş, yürü veya sürün. Ne yaparsanız yapın, gelecekteki hedefiniz doğrultusunda hareket etmeyi unutmayın.

Aktif uygulama, yaşam için gerçek ve pratik beceriler yaratır.

The Practicing Mind adlı kitabında Thomas Sterner özetle şöyle der: “Hayatta elde etmeye değer her şey pratik gerektirir. Aslında, hayatın kendisi, hareketlerimizi geliştirmek için sonsuz bir çaba olan uzun bir alıştırma seansından başka bir şey değildir. Uygulamanın doğru mekanizması anlaşıldığında, yeni bir şey öğrenme görevi, stresten uzak bir neşe ve dinginlik deneyimine dönüşür, bu süreç, hayatınızın tüm alanlarını sabitleyen ve hayatın tüm zorluklarına doğru bir bakış açısı kazandıran bir süreçtir.”

Harekete geçmeyi öğrenmek yaşamı değiştirir. Daha iyi düşünmeyi öğrenmek, hayata yaklaşımınızı değiştirir. Pratik zekanın göstergesi ise, aynı anda düşünme ve harekete geçme yeteneğidir.

Sadece daha iyi düşünmek yerine “başarma” sürecinden keyif almayı öğrenin. Ne kadar yavaş hareket ederseniz edin, gelecekteki haliniz için bir şeyler yaptığınızı bilmek inanılmaz derecede tatmin edicidir.

Hayatınızı değiştirmek için zamanınızın %80’ini asıl işi yaparak geçirin. Beklediğiniz sonuçlar ancak kendinizi gerçekleştirmenize izin verirseniz gerçekleşebilir.

Bugün, hemen şimdi, gerçek değişimi oluşturmanın fiziksel pratiğine başlayın.