Yıl 2017. Doksan dokuz yaşındaki Annie’yi görüyorsunuz. Elleri kelepçeli bir halde ve gülümsüyor. Halbuki birazdan polis memurları onu hücresine doğru götürecekler. Muhtemelen daha önce hiç gülümseyen bir mahkum görmediniz ama Annie’nin durumu biraz farklıydı. Çoğunuz, karanlık bir hücreye yerleştirileceği için üzüldünüz, Belki de kimileriniz kim bilir hangi caniliği yaptı da bunu hak etti diye düşündünüz. Fakat Annie’nin durumu biraz farklıydı. Hepimizin hayat boyu gerçekleştirmeye çalıştığımız, gerçekleştirenlere gıpta ettiğimiz bir durum bu. Annie, hayat boyu yazıp gerçekleştirdiği / gerçekleştireceği hedefler listesinde bir türlü gerçekleştirip tik atamadığı hedeflerinden birini nihayet 99 yaşında gerçekleştirebilmişti: O hedef ne miydi; “Tutuklanmak“.
Dünyadaki herkesin, en kralından, “şimdiye kadar duyduğunuz en çılgın yaşam hedefleri” listesinin en üstünde yer alacak düpedüz saçma olanlarına kadar hedefleri vardır. 6 yaşındaki kız çocuğu odasının legolardan, barbielerden dolup taşmasını hayal ediyor olabilir. Yada kediniz muhtemelen evinizin tek sahibi olmak istiyor olabilir. Bu hedeflerin hepsine ulaşılabilmek mümkündür.
Ancak asıl soru “nasıl?“
Hedeflerinizin bir yapılacaklar listesinde gerçekleştirilememiş görevler olarak kalmasını nasıl engellersiniz?
Başarı için kesin bir formül olmasa da, hedeflerinize gerçekten ulaşmanızı sağlamanın bir yolu onları yazmaktır. Aslında, psikolojik araştırmalar göstermiştir ki hedeflerini yazanların hedeflerine ulaşma olasılığı yazmayanlara göre % 42 daha fazla. Ancak sadece benim sözüme (ve istatistiklere) güvenmeyin.
İşte hedeflerinizi yazmanın başarı için kesin bir formül olmasının beş sağlam nedeni:
1. Motivasyonu artırır
Çoğu insan hedef belirlemenin veya hedefleri gerçekleştirmenin en zor şey olduğunu söyler. Ancak bu tam olarak doğru değil. Daha zor olanı ne biliyor musun? En çok ihtiyaç duyduğunuz anda ki motivasyondur. Birçok insan için kişisel veya profesyonel hedefler belirlemek ve planlamak oldukça kolaydır. Öte yandan, fiilen harekete geçmeye gelince, birçok kişinin hevesleri aniden kaybolur. Bu soruna kolay bir çözüm ise, bir hedef belirlemek ve sonra hemen yazmaktır.
Araştırmalar, hedeflerinizi yazdığınızda, onlara ulaşma motivasyonunun önemli ölçüde arttığını ortaya koymuştur. Bilinçaltında, yazdığınız hedeflere bağlı hissedersiniz ve bu nedenle onlara ulaşmak için gerekli adımları atarsınız. Hedeflerinizi yazmak, kendinize bilinçaltı bir komut vermek gibidir. Sonuç olarak, her dikkatiniz dağıldığında, beyniniz size hedeflerinizi ve özlemlerinizi ustaca hatırlatacaktır.
“Mutlu olmak istiyorsanız, düşüncelerinize hükmeden, enerjinizi özgürleştiren ve umutlarınıza ilham veren bir hedef belirleyin.” —Andrew Carnegie
2. Hatırlamayı kolaylaştırır
İster inanın ister inanmayın, çok sayıda insan genellikle hedeflerini veya hayallerini unutuyor. Modern yaşamın koşuşturmacası ile dikkatinizin dağılması ve koymuş olabileceğiniz herhangi bir hedefi veya “Yeni Yıl” kararlarını unutmak çok kolaydır. Bununla birlikte, hedeflerinizi kağıda yazmak, hatırlamanıza yardımcı olur. Üretim etkisini hiç duydunuz mu? Yapmadıysanız, işte bu sinirbilim teriminin hızlı bir dökümü. Üretim etkisi, bir kişinin bir kitaptan okuduğu veya topladığı bilgilerden ziyade kendi zihninin oluşturduğu bilgileri hatırlamayı daha kolay bulduğu bir olgudur. Bir şey yazdığınızda beyniniz otomatik olarak önemli olduğunu varsayar ve ona odaklanır.
Örneğin, bir Paris seyahat rehberi okursanız, büyük olasılıkla ondan sadece birkaç parçayı hatırlarsınız. Bununla birlikte, rehberden göze çarpan noktaları kendi kelimelerinizle not aldığınızda, beyniniz bu bilgi parçasının rehberden okuduğunuz bilgilerden daha önemli olduğunu bilir. Bu nedenle, daha sonra daha kolay hatırlarsınız. Bu temelde beynimizin çalışma şeklidir.
Üretim etkisi süslü bir terim gibi görünse de, çoğu insanın düşündüğünden daha yaygındır. Hedeflerinizi planladığınızda ve bunları yazdığınızda, beyniniz ona önem verir ve bu nedenle onları hatırlamanızı kolaylaştırır.
3. Hedeflerinizi netleştirmeye yardımcı olur
Kabul edelim, hedeflerimiz bazen biraz belirsiz olabilir veya net olmayabilir. Örneğin, bu yılki hedefinizin cesur bir hedef olduğunu varsayalım. Bu durumda, yıl içinde hedefiniz büyük bir başarısızlıkla sonuçlanabilir çünkü cesur bir görevi gerçekleştirmek için çok zaman harcarsınız.
Cesur hedeften kastım, Everest Dağı’na tırmanmaya veya bir şişe acı sos içmeye kadar her şey anlamına gelebilir. Bununla birlikte, hedeflerinizi yazmak, odaklanmanızı daraltmanıza ve gerçekten ne yapmak istediğinizi netleştirmenize yardımcı olacaktır. Yani gerçekten gerçekleştirebileceğiniz hedefler belirlemenize yardımcı olur. Bu şekilde, kafa karışıklığına veya oyalanmaya yer kalmaz.
4. Umudunuzu artırır
Umut, hedeflerinizi belirlediğiniz anda yazmanız için fazladan bir nedendir. Kişinin hedeflerine ve özlemlerine ulaşma söz konusu olduğunda, umut önemli bir faktördür. Umut olmadan, büyük olasılıkla hedefimize ulaşmak için gerekli adımları atma güdüsünden yoksun oluruz.
Hedeflerinizi yazmak ve bunlara bağlı kalmak umudu besler ve size dört gözle bekleyeceğiniz bir şey verir. Umutlu olduğunuzda, hedeflerinize hiç vakit kaybetmeden ulaşabilirsiniz.
“Hedeflerimize ancak hararetle inanmamız gereken ve kuvvetle harekete geçmemiz gereken bir plan aracıyla ulaşılabilir. Başarıya giden başka bir yol yok. ”
Pablo Picasso
5. Dilekler ve hedefler arasındaki sınırları belirler
Bir hedef ile dilek arasındaki fark nedir? Avucunuzdan kayan bir yıldız.
Hedefiniz yazılmadan önce, düşüncelerinizden veya dileklerinizden sadece biridir. Bununla birlikte, hedeflerinizi belirlediğiniz an, ona kimlik verirsiniz ve bir dilek olmaktan çıkıp hedefe dönüştürürsünüz. Gerçek ve somut bir şeye dönüşür. Hatta son tarihler ve aksiyon planları bile belirleyebilirsiniz. Bu şekilde, gerçek bir hedefiniz varken hayallerinizi gerçeğe dönüştürmek için yolunuzu daha net görebilirsiniz.
Sonunda her hayale veya hedefe ulaşılabilir. Elbette, kimileri zaman alabilir, ancak başarmanın en kısa yolu, hedeflerinizi yazmaktır. Her hedefi yazmak, bilinçaltınızı harekete geçirir ve hayallerinizi gerçek hedeflere dönüştürür. Bu şekilde, sizinle hayalleriniz arasındaki mesafe kısalacaktır. Günün sonunda, bir kalem ve kağıdın varken kayan yıldızlara kim ihtiyaç duyar ki?