Hayat, sıkıcı bir şekilde geçirilmek üzere tasarlanmış gibi görünüyor. İnsanlar robot gibi bir rutinde yaşamaya yönlendiriliyorlar ve üzücü olan şu ki çoğu insan bunun farkında bile değil. Herkesin yaptığı şeyleri yapmak, kalıplaşmış yolları izlemek, kalabalıklar içinde kaybolmak isteniyor. Ne yazık ki sonuç her zaman aynı oluyor.
En büyük hatalardan biri, diğer insanların görüşlerine aşırı derecede önem vermek. Evet, maalesef çoğu zaman böyle yapıyoruz. İnsanların ne düşüneceğini düşünerek yaşıyoruz, kararlarımızı başkalarının görüşleri doğrultusunda alıyoruz ve korkularımızın ne diyeceğini düşünerek yaşıyoruz. Sonuçta, toplum içinde sıkışıp kalan, itaatkar ve kabul edilebilir biri haline geliyoruz.
Peki, sonunda ne oluyor? Kimse gerçekten umursamıyor. Çünkü herkes aynı. Yani, yönü belirsiz bir kalabalığın içinde sadece bir diğer kişi oluyorsunuz. Ve hala dünya sizinle ilgilenecekmiş gibi mi hissediyorsunuz?
Ölüm döşeğinde insanın umursadığı tek şey, başkalarının ne düşündüğü değil. Bu gerçekten en önemsiz detaydır. Önemli olan şey, yaşam yolculuğunuzdur. Eğer bu yolculuk sizi mutlu ediyor, tatmin ediyor ve gururlandırıyorsa, ölüm döşeğinizde sadece pişmanlıkla dolu dşünceleriniz olmayacaktır.
Üstelik bu sadece bir varsayım değil, birçok insan için acı bir gerçektir. Bu nedenle bu konuda düşünmeye değer. Çünkü diğer insanlar sonunda sizi umursamayacak. Sahip olduğunuz tek şey, geçtiğiniz yolculuk olacak. Bu yüzden unutulmaz bir iz bırakmak için çaba harcamaktan çekinmeyin.
Evren, isyankar ruhları ödüllendirir. Onlar, başkalarının ne düşündüğünü umursamayan, kendi yollarında ilerleyen ve çılgınca şeyler yapmaktan çekinmeyen kişilerdir. Belki bu tür insanları sevmezsiniz, ancak onları takdir edersiniz. Çünkü onlar dünyayı değiştirirler, insanları etkilerler ve ilham verirler. İsyankarlık, güdülenmeye açık olan dünyada daha önce hiç olmadığı kadar değerlidir.
Eğer hayatınız sıkıcıysa, bunun nedeni tatmin olmanızdır. Mevcut iş, gelir, ilişki veya plan sizi doyurmuş olabilir. Ancak sadece değişimden korktuğunuz için, büyümeyi durdurmuşsunuzdur. Bu da hayatınızı sıkıcı kılan bir faktördür. Ancak unutmayın ki, büyümenizin sınırı yoktur. Daha fazla öğrenmeye, deneyimlemeye ve keşfetmeye açık olduğunuzda, hayatınız daha heyecanlı hale gelecektir.
Son düşünceler olarak, “İki hayatımız var. İkincisi, sadece bir hayatımız olduğunu fark ettiğimizde başlar.” sözünü hatırlatmak istiyorum. Bugün bu gerçeği fark edin ve yeni bir başlangıca adım atın. Hayatınızın kontrolünü ele almak için hiçbir zaman geç değil. Başlamak için doğru zaman bugündür. Şimdi harekete geçin ve yaşamınızı unutulmaz kılın!
Merhaba Mustafa Bey yazınızı çok beğendim güzel bir konuya değinmişsin tebrik ederim. Siz bu konu hakkında kendi hayatınızda bir değişiklik yada değişime gidecek bir planınız var mı?
İnsanın her zaman bir A, B, C planı olmalı. Doğal olarak benim de var.